Tokat'ta 2014 Mart ayında adliye binası arkasında otomobilin içinde bulunan 5 kişiyi öldürdükleri suçlamasıyla yargılanan amca çocukları 18 yaşındaki Ömer Y. ile 17 yaşındaki S.Y., 5'er kez 24 yıl olmak üzere ayrı ayrı 120'şer yıl hapis cezasına çarptırıldı.

2012 yılında, Tokat merkeze bağlı Semerci Köyü'nde hayvan otlatma meselesi yüzünden Bal ve Yılmaz aileleri arasında çıkan ve Bekir Yılmaz'ın ölümüyle sonuçlanan olaydan sonra kan davası başladı. Bu olayın ardından Tokat Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılırken, sanıklar İzzet Bal ve Murat Bal'ın tutuksuz yargılanmasına karar verildi. Olayla ilgili açılan davanın duruşmasına katılmak için 2014 yılı Mart ayında adliyeye gelen İzzet Bal (67), oğulları Murat (35), Alaattin (32), Sakin (33) ve gelini Semra Bal (32) otomobillerinin içindeyken, 2012'de öldürülen Bekir Yılmaz'ın oğlu S.Y. ve amcasının oğlu Ömer Y.'nin pompalı tüfekli saldırısına uğrayarak yaşamlarını yitirdi. Kuzenler S.Y. ile Ömer Y. tutuklanarak önce Tokat Çamlıbel Cezaevi'ne, ardından güvenlik gerekçesiyle Amasya'da bulunan cezaevine sevk edildi.

Olayın ardından S.Y. ve Ömer Y. hakkında TCK 82/1 a, j ve k maddeleri gereğince 'tasarlayarak, kan gütme ve töre saiki ile adam öldürmek'ten ayrı ayrı 5'er kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Davanın son duruşması Tokat Ağır Ceza Mahkemesi'nde gerçekleştirildi. Duruşmaya Amasya Cezaevi'nde tutuklu bulunan S.Y. ve Ömer Y., video konferans yöntemi ile katılırken, adli kontrol şartıyla TCK 38'inci maddesi uyarınca 'azmettirme' suçlamasıyla tutuksuz yargılanan Hacı Mehmet Yılmaz, Mustafa Yılmaz, Hacı Ali Yılmaz, Mustafa Yılmaz ile her iki tarafın avukatı hazır bulundu.

'BİZE SALDIRINCA KARŞILIK VERDİK'

Karar duruşmasında Cumhuriyet Savcısı Engin Duman hazırladığı mütalaayı okudu. Ardından video konferans yöntemi ile mahkemeye katılan tutuklu Ömer Y., mütalaayı kabul etmediğini söyleyerek, "Önceki savunmalarımı tekrar ediyorum. Kan gütme saikiyle ve taammüden adam öldürmedim, karşı taraf bize saldırınca biz de kendimizi korumak için ateş ettik. Yaşımla ilgili daha önce de beyanda bulunmuştum. Yaşım bir yaş küçüktür. Bu nedenle beraatımı istiyorum, mahkeme aksi kanaatte ise lehime hükümlerin uygulanmasını talep ederim" dedi. Okunan mütalaayı kabul etmeyen diğer tutuklu sanık S.Y. ise, "Önceki savunmalarımı tekrar ediyorum. Olay günü duruşmaya gelmiştik. Dışarıda ölenler bize saldırınca karşılık verdik. Kesinlikle kan gütme saikiyle veya taammüden adam öldürme suçlarını işlemedik. Kendimizi koruduk, beraatımı istiyorum. Mahkeme aksi kanaatte ise lehime hükümlerin uygulanmasını talep ederim" diye konuştu.

Tutuksuz yargılanan sanıklar da atılı suçu işlemediklerini ve beraatlerine karar verilmesini istedi. Ömer Y. ve S.Y. son sözlerinde ise "Pişmanım" dedi.

YAŞLARI KÜÇÜK OLUNCA MÜBBETTEN KURTULDULAR

Verilen kararın ardından mahkeme başkanı Mustafa Yiğitsoy kararı açıkladı. Tutuklu yargılanan Ömer Y. ve S.Y.'yi, 'tasarlayarak ve kan gütme saikiyle adam öldürme' suçunun işlendiğinin sabit olması nedeniyle, ayrı ayrı 5 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptıran mahkeme, Hacı Mehmet Yılmaz, Mustafa Yılmaz, Hacı Ali Yılmaz, Mustafa Yılmaz'ın ise 'sanıkların üzerlerine atılı suçları işlemedikleri sabit görülmediğinden' ayrı ayrı beraatlerine karar verdi. Ayrıca mahkeme adli tıp sonucuna göre sanılardan Ömer Y.'nin suçu işlediği tarihte gerçek yaşının 17 olduğunun belirlenmesi nedeniyle hem Ömer Y. hem de yine aynı yaştaki S.Y.'nin cezalarını, 15 yaşından büyük 18 yaşından küçük olduğu anlaşıldığından TCK'nın 31/3 maddesi uyarınca sanığın yaşı ile amaç ve saiki göz önüne alarak takdiren ayrı ayrı 5'er kez 24 yıl olmak üzere toplam 120'şer yıl hapis cezasına çevirdi