Tokat’ın Erbaa ilçesinde Sınai Mülkiyet Hakları ve Coğrafi İşaretler Farkındalığı programına katılan Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. Muhammed Zeki Durak “Erbaa Narince Üzüm Yaprağımızın Avrupa Birliği tescili noktasında da biz Türk Patent Olarak her türlü desteği vermeye hazırız” dedi.
Erbaa’da Sınai Mülkiyet Hakları ve Coğrafi İşaretler Farkındalığı coğrafi işaretlere değer katanlara teşekkür belgesi takdim töreni gerçekleştirildi. Ahmet Yenihan Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen programa Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. Muhammed Zeki Durak, Erbaa Kaymakamı İsmail Altan Demirayak, Erbaa Belediye Başkanı Ertuğrul Karagöl, OKA Genel SekteteriMehlika Dicle, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Rüstem Cangi, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Gökalp Coşkun, Ziraat Odası Başkanı Arif Yılmaz Köksal ve üreticiler katıldı. Coğrafi Tescilli Erbaa Narince Bağ Yaprağının denetim ve üretim sürecine katkı verenler teşekkür belgeleri Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. Muhammet Zeki Durak, Erbaa Kaymakamı İsmail Altan Demirayak, Erbaa Belediye Başkanı Ertuğrul Karagöl tarafından takdim edildi. Daha sonra Sınai Mülkiyet Hakları ve Coğrafi İşaretler Farkındalığı sunumu gerçekleştirildi.
Erbaa Narince Bağ Yaprağının bir marka olduğunu ifade eden Erbaa Belediye Başkanı Ertuğrul Karagöl “Bugün burada, Erbaa’mızın marka ürünü, coğrafi tescilli Erbaa Narince Bağ Yaprağı’nın hem marka değeri açısından önemini hem de şehir ekonomisine olan katkısını konuşmak üzere bir aradayız. Erbaa Yaprağı, bir emeğin, bir iklimin, bir coğrafyanın öyküsüdür. Bu yaprak; Kelkit Vadisi’nin bereketli topraklarında, özel iklim koşullarında yetişir. İnce damarlı yapısı, hafif ekşimsi lezzeti ve yumuşak dokusuyla yalnızca ülkemizde değil, dünyanın farklı coğrafyalarında da kendine hayran bırakır. Bu özellikleriyle de, sıradan bir tarım ürünü olmaktan çıkar. Erbaa Narince Bağ Yaprağımız Türk Patent ve Marka Kurumumuz tarafından tescillenmiş ve coğrafi işaretle değerine değer katmıştır. Hem ülke içine hem de yurt dışına gönderilen Erbaa Narince Bağ Yaprağının markalaşmış olması bu açıdan çok büyük önem taşımaktadır. Adına festivaller düzenlediğimiz Erbaa Yaprağı, EMEK Kadın Kooperatifimiz ve özel sektörün katkılarıyla şehrimizin ihraç ürünü haline gelmiştir. Coğrafi işaret, bir ürünün yalnızca bir bölgeye ait olduğunu ve o bölgenin doğal ya da beşerî unsurlarıyla şekillendiğini belgeleyen bir tescil türüdür. Erbaa Yaprağı da bu anlamda, yalnızca bir tarımsal ürün değil; Erbaa’nın kültürel, ekonomik ve sosyal kimliğinin bir yansımasıdır. Bugün Erbaa’da yaprak üretimi, binlerce çiftçinin geçim kaynağı olmuştur. Tarlada başlayan bu emek, paketleme tesislerine, kooperatiflere, ihracatçılara kadar uzanan bir zinciri oluşturmuştur. Coğrafi tescil, bu zinciri koruyan bir garanti belgesidir. Tam da bu noktada markalaşmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Marka olmak demek, yalnızca bir isim edinmek değildir. Marka olmak, bir kalite sözü vermektir. Bir güven ilişkisi kurmaktır. Marka olan ürün, yalnızca bir defa değil, tekrar tekrar tercih edilen ürün demektir. Bu açıdan markamızı tanıtmak için çalışmalar yapmaya, yeni markaların tescillenmesi için çalışmaya devam ediyoruz. EMEK Kadın Kooperatifimiz, Erbaa’nın bereketli topraklarından özenle toplanan yaprakları işleyerek, hem yöresel ürünleri hem de bu ürünlerle hazırlanan lezzetleri, “Erbaa Narince Bağ Yaprağı” markasıyla yurt içinde ve yurt dışında birçok ülkeye ulaştırmaktadır. Kadın emeğini odağına alan kooperatifimiz, hem yerel kalkınmaya katkı sağlamakta hem de Erbaa yaprağının tanıtımında önemli bir rol üstlenmektedir. Erbaa Katmeri, Karayaka Kuzusu gibi her geçen gün markalarımızın sayısını arttırmaya gayret ediyoruz.” dedi.
Tescilden sonra yaprağın nereden nereye geldiğini çok iyi bildiğini ifade eden Başkan Karagöl “Bende bu konuyla alakalı mutluyum. Çünkü bende bağda yaprak toplayarak büyüyen bir aileden geliyorum. Özellikle yaprağın bu seviyeye gelmesi, özellikle 2017 yılında hem Ticaret Odamızın, hem hocamızın o dönem üreticilerimizin de desteği ile bu ürüne aldığımız tescilden sonra yaprağın nereden nereye geldiğini çok daha iyi biliyorum. O açıdan korumak lazım. Erbaa’da lokomotif görevi görmekte yaprak. O yüzden biz kendimize yaprağı lokomotif olarak seçiyoruz. Onun peşi sıra gitmekten mutluyuz. İnşallah onu koruyacağız kollayacağız. Erbaa insanının, bölge insanının katma değerine, maddi manevi boyutta katkı sağlayacağız. Ben özellikle üreticilerimize teşekkür etmek istiyorum.” diye konuştu.
Markalaşmanın ülke ekonomisine güç katacağını ifade eden Erbaa Kaymakamı İsmail Altan Demiryak “Özellikle pek çok sektörde, bir takım marka değerlerinin oluşturulması patent ve endüstriyel tasarım faydalı ürün diye, faydalı model diye ifade ettiğimiz bu ürünlerin geliştirilmesi, belli bir buluş ve icatların ortaya konulması o ülkenin bilimsel ve teknolojik bakımdan kapasitesini gösterir. Bunların markalaşması da tabi ki o ülkenin ekonomisine güç katar. Türk Patent ve Marka Kurumumuz bu anlamda katkılarıyla patent sürecine önemli, değerli emek ve faydalar sağlamaktadır. Dolayısıyla bizim bu süreçte sınai mülkiyet hakları ile ilgili üzerinde durduğumuz önemli bir başlık da coğrafi işaretler, geleneksel ürünlerimizdir. Ülkemizin pek çok bölgesinde coğrafi işaretler ve geleneksel ürünler bakımından çok büyük bir potansiyele sahibiz. Ama tabi bu potansiyeli iyi değerlendirmek gerekiyor. Bir ürünün coğrafi işaret tescilini almak tek başına yeterli değil. Bunun altyapısını oluşturmak çok büyük emek ve organizasyon gerektiriyor. Bir coğrafi işaret belgesi taşıyan ürün elbette o coğrafi alanın üretim ve işleyiş sürecinde belli niteliklere sahip olmasıyla o coğrafi alana has, o coğrafi alanı yansıtan bir ürün özelliği taşıyor. Zaten bu anlamıyla bir Pazar değeri var. Coğrafi işaret tescili alan ürünlerin standartlarını korumak, mutlaka bunu denetlemek denetim mekanizmasını gerçekleştirmek coğrafi işaret tesciline sahip kurum açısından önem arz ediyor.” dedi.
Erbaa Narince Bağ Yaprağında 2 milyar liralık bir üretim olduğunu kaydeden Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Muhammed Zeki Durak “Erbaa’nın gelişim sürecini biz yakından takip ediyoruz. Her geçen gün görüyoruz ki Erbaa Narince Üzüm Yaprağı, hem ülkemize, hem de yurt dışında bir marka haline gelme yolunda çok başarılı, çok önemli adımlar kat ediyor. Benim aldığım rakamlara göre 2 milyar lira üzerinde üretim söz konusu. Ve 16 ülkeye ihracat yapılıyor. Biz Türk Patent ve Marka Kurumu olarak gerçekten coğrafi işaret konusu birçok çalışma yapıyoruz, patentler, markalar, faydalı model, tasarım. Coğrafi işaretlerin de çok kıymetli bir yeri var. Çünkü coğrafi işaretler üreticimizin daha katma değerli ürün elde etmesi, daha çok para kazanması ve bunların sınırı aşarak dünyaya tanıtılması açısından çok kıymetli. Biz Türk Patent olarak buluşları destekliyoruz. Savunma sanayinin TOGG’un tasarımlarını, tescillerini biz yapıyoruz. Savunma Sanayi teknolojilerinin patentlerini biz koruma altına alıyoruz. Sanayimize yönelik çalışmaları biz yapıyoruz. Bugün bizim üreticimizde, bizim çiftçimiz de bizim gözümüzde Selçuk Bayraktar nasıl ülkenin gelişimine katkı sağlıyorsa siz değerli üreticilerimiz de bu ülkenin gelişimine bu şekilde katkı sağlıyorsunuz. O açıdan yapılan bu çalışmalar çok kıymetli.” dedi.
“ÇİN’DEN SONRA 2’NCİ SIRADAYIZ”
Coğrafi işaret konusunda Türkiye’nin Çin’den sonra 2’nci sırada olduğunu ifade eden Başkan Durak “Ülkemizde bin 737 tane tescilli coğrafi işaretli ürünümüz var. Çin’den sonra 2’nci sıradayız. Bu şunu gösteriyor ki ülke olarak çok zengin bir ülkeyiz. Bu konuda zenginliğimiz çok fazla. Burada elde ettiğimiz katma değer şu anki mevcuttan çok daha iyi olması gerekiyor. Buna da inanıyoruz. Örnek mesela İtalya’da bir peynir parmesan peynirinin cirosu 2,8 milyar Euro. 1 peynir. Bu şunu gösteriyor. Bizler de coğrafi işaretli ürünlerimize sahip çıkarak bunları daha iyi üreterek, daha kaliteli üreterek dünyada marka konumuna getirebiliriz. Hocamızın da bahsettiği bazı konular söz konusu. Nasıl ki biz bunların denetimini daha iyi yapmalıyız. Daha iyi tanıtlamalıyız. Bu konuda da kurum olarak önümüzdeki süreçte hem kanun hem mevzuat değişikliklerimiz olacak. Hem denetleme süreciyle alakalı bu ürünlerin denetlenmesi konusunda, markalaşması konusunda önemli çalışmalar yürüteceğiz. Bu çalışmalarımızda hem Tarım Orman Bakanlığımız hem Ticaret Bakanlığımız, Kültür ve Turizm Bakanlığımız, kurumlarımız ve STK’larımızla yürüteceğimiz bazı çalışmalar olacak. Bunların planlamasını yapacağız. Yerel deki denetimlerde coğrafi işaretli ürünlerin dışardaki ürünlerle karışmamasına yönelik olarak kontrol süreçlerini daha etkin hale getireceğiz. Avrupa Birliği tescili konusu çok kıymetli. Erbaa Narince Üzüm Yaprağımızın Avrupa Birliği tescili noktasında da biz Türk Patent Olarak her türlü desteği vermeye hazırız. Hedefimiz AB tescilinde 100’e ulaşmak. Şuan itibariyle 32 tane AB tescilli ürünümüz var. 100 sayısına ulaşma noktasında bir çalışma içerisindeyiz.” diye konuştu.